Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinde çocukları ve torunları başta olmak üzere aile fertlerini kaybedenler, aradan bir yıl geçmesine rağmen azalmayan acılarıyla mücadele ediyor.
Gaziantep’in İslahiye ilçesindeki Doğansoy Apartmanı’nda ikamet eden Mehmet Aktaş ve ailesi, 6 Şubat 2023’teki ilk depremde binanın yıkılması sonucu enkazda kaldı.
Kızı, damadı ve iki torununu kaybeden 55 yaşındaki Aktaş, eşi ve diğer kızı ile kaldığı 1 Nolu Yaşam Merkezindeki konteynere astığı aile fotoğraflarına bakarak anılarını hatırlıyor.
Yakınlarını kaybetmenin acısını unutamayan Aktaş, AA muhabirine, depremde yaşadıklarının sürekli aklında olduğunu söyledi.
Aktaş, depremin meydana geldiği gece evde eşi ve kızı ile olduğunu belirterek, “Sarsıntıya uyandım. Yatak odasındaki dolap üzerime gelmişti. Allah’ın verdiği güçle dolabı üzerimizden kaldırdık. Eşimi uyandırdım. Evde adeta dans eder gibi kapıya yetişemiyoruz. Çocuk odasında kızım kalıyordu. Kızımın da sesini duyuyorum ama göremiyordum. Daha sonra büyük bir ses geldi, geriye dönüp baktım ki duvarlar yok. Kapılar kilitlenmişti.” dedi.
Evinin, apartmanın birinci katında olduğunu anlatan Aktaş, ikinci katta ise diğer kızı, iki torunu ve damadının yaşadığını ifade etti.
İlçede uzun yıllar esnaflık yapan Aktaş, depremde evinin yanı sıra iş yerinin yıkıldığını, arabalarının da kullanılamaz hale geldiğini vurgulayarak, “Kızım, damadım ve iki torunum depremde hayatını kaybetti. Rabb’im sabır versin. Allah bir daha böyle acılar göstermesin. Depremi geride bırakalı 1 yıl oldu ama biz acısını unutamıyoruz. Mal mülk hepsi geri gelir de ciğer gelmiyor.” diye konuştu.
Depremde 16 yakınını kaybettiğini aktaran Aktaş, hayatını kaybeden tüm depremzedelere rahmet, yakınlarına sabır diledi.
“Mezarlığa gitmek istemiyorum”
Depremzede emekli öğretmen 75 yaşındaki Rıza ve eşi Sevim Demirağ da aynı yaşam merkezindeki konteynerde kalıyor.
Oğlu, gelini ve iki torunu depremde vefat eden Sevim Demirağ, afet esnasında sarsıntıyla uyandığını ve çocuklarını yanına aldığını söyledi.
Demirağ, deprem sırasında evin yıkılmasıyla birden gökyüzünü gördüğünü ifade etti.
Rıza Demirağ ise depremin ardından yüz felci geçirdiğini ve şeker hastalığına yakalandığını anlattı.
Türkiye’nin depremlerde yasa boğulduğuna işaret eden Demirağ, İslahiye’den tayin isteyip giden öğretmenlere ise geri dönmeleri çağrısında bulundu.
Demirağ, mezarlığa gitmek istemediğini belirterek, “Eskiden insanlar mezarlıkta beni görmediği zaman sorarlardı. Allah o günleri bir daha yaşatmasın. Depremde oğlumu, gelinimi ve iki torunumu kaybettim. Onların acılarını unutamıyorum. Komşularımdan yetim olan iki çocuk vardı, onların ölümü de beni çok üzdü. Onlarla ikinci bir aileydik.” ifadesini kullandı.