Yemen’de Birleşmiş Milletler (BM) himayesinde 4 aylık süreyi geride bırakan ateşkes, İran destekli Husilerin kontrolündeki Uluslararası Sana Havalimanı’nı ticari uçuşlara açılması ve petrol ithalatının önündeki engelleri kaldırmış olsa da Husilerin Taiz’e uyguladığı ablukayı kaldırmada başarılı olamadı.
Yemen’de uzun yıllardır savaşan hükümet güçleri ile İran destekli Husi milisleri, BM himayesinde 2 Nisan 2022’den itibaren ateşkesi kabul etti.
Savaş sebebiyle dünyadaki en kötü insani ve ekonomik krizlerinden birini yaşayan Yemen halkının acılarını hafifletmeyi amaçlayan ateşkesin 4 ayın ardından 2 Ağustos itibarıyla yeniden iki aylık süreyle uzatıldığı duyuruldu.
Nitekim BM Yemen Özel Temsilcisi Hans Grundberg, Yemen hükümeti ve Husilerin 2 Nisan’da başlayan ateşkesin 2 Ekim 2022’ye kadar uzatılmasını kabul ettiğini bildirdi.
İran destekli Husilerin başkent Sana ve diğer bazı bölgeleri ele geçirmesinin ardından çatışmaların başladığı Mart 2015’ten beri ülke genelinde ilk kez sağlanan ateşkes, aynı zamanda savaşı bitirecek bir siyasi çözümün başlangıcı olması yönünde halka umut veriyor.
Suudi Arabistan öncülüğündeki Arap Koalisyonunun desteğini alan Yemen ordusuna karşı savaşan Husi milisler, Eylül 2014’ten bu yana başkent Sana ve Kızıldeniz kıyısındaki stratejik liman kenti Hudeyde ile diğer bazı bölgeleri kontrolünde tutmaya devam ediyor.
BM Yemen Özel Temsilcisi Grundberg’e göre, Yemen’de çatışan taraflar arasında sağlanan ateşkesin en önemli maddesi ülke içinde ve sınırlarındaki tüm hava, kara ve deniz operasyonlarının durması.
Ülkenin batı kesiminde yer alan ve Husiler tarafından işletilen Hudeyde Limanı’na yakıt tankerlerinin yanaşmasına izin verilmesini içeren ateşkes maddeleri, Husilerin kontrol ettiği Uluslararası Sana Havalimanı’ndan Mısır ve Ürdün’e ticari uçuşların gerçekleştirilmesini de kapsıyor.
Söz konusu ateşkesin maddelerinden biri de Husi milislerin 2015’ten bu yana ablukaya aldığı ülkenin güneybatısındaki Taiz vilayetine geçiş koridorlarını açma olanaklarını ele alacak müzakerelerin başlatılmasıydı.
AA muhabiri, Yemen’de beşinci ayına giren ateşkesin belirlenen hedeflere ulaşmadaki başarısını ve başarısızlığını derledi.
Ateşkesin gerçekleşen hedefleri
Uzatılmaya açık ateşkes, hükümet güçleri ile Husilerin karşılıklı ihlal suçlamaları gölgesinde devam ediyor.
Bölgesel ve uluslararası olarak memnuniyetle karşılanan ateşkes, Yemen’in en büyük havalimanlarından biri olan Husilerin kontrolündeki Uluslararası Sana Havalimanı’nın 2016’tan bu yana ilk kez ticari uçuşlara açılmasını sağladı.
Ürdün ve Mısır’a uçuşların sürdüğü Sana Havalimanı’ndaki hava trafiği, bugüne 10 binden fazla yolcunun seyahat etmesine imkan verdi.
BM ise uzatılan ateşkes çerçevesinde Sana Havalimanı’ndan uçuş ağını Ürdün ve Mısır’ın dışına genişletmeye çabalıyor.
Yemen hükümeti, ateşkes şartları çerçevesinde Husilerin kontrolündeki Hudeyde Limanı’na akaryakıt gemilerinin yanaşmasına izin veriyor.
BM Yemen Ofisi tarafından hazırlanan raporlara göre, 4 aylık sürede Hudeyde Limanı’na 30 yakıt gemisi yanaştı.
Yemen hükümeti ise 29 Temmuz’daki açıklamasında, ateşkes sürecinde Hudeyde Limanı’na ulaşan akaryakıttan 187 milyon dolar gelir elde ettiğini belirtti.
İhlallere rağmen sivil kayıplar azaldı
Ateşkes, sivil kayıpların önemli ölçüde azalmasında etkili oldu. Ülkenin farklı cephelerinde devam eden ihlallere rağmen taraflardan hiçbiri sahada ilerleme kaydedemedi.
BM Yemen Özel Temsilcisi Grundberg’in temmuz ayında yaptığı açıklamalara göre, ateşkesin yürürlüğe girmesinden önceki üç aya kıyasla sivil kayıp sayısında üçte iki oranında düşüş kaydedildi.
Yemen Dışişleri Bakanı Ahmed bin Mübarek, 26 Temmuz’daki açıklamasında Husileri, “ateşkesi günde 50 kez ihlal etmekle” suçladı. Bin Mübarek, bu ihlallerde 81 kişinin hayatını kaybettiğini, 331 kişinin yaralandığını söyledi.
Buna karşın Husiler, belirli bir istatistik olmaksızın defalarca yaptığı açıklamalarda, hükümet güçlerini, her gün ihlallerde bulunmakla suçladı. Açıklamalarda, ihlaller sırasında üst düzey yetkililer de dahil olmak üzere Husilerin saflarından kayıplar verdiği açıklandı.
Mayınlar hala etkin
Sivil can kayıplarının azalmasına rağmen ateşkesin geçerli olduğu süre boyunca pek çok ilde yerleştirilmiş mayınların infilakı, ölüm ve yaralanmalara neden olmaya devam etti.
Sivil toplum kuruluşu Yemen Mayın Gözlemevi tarafından 1 Ağustos’ta yapılan açıklamada, “2 Nisan’dan 1 Ağustos’a kadar süren ateşkes döneminde, Husilerin Yemen’in pek çok bölgesine yerleştirdiği mayınlar ve savaş kalıntılarının infilakı sonucu 168 sivilin zarar gördüğünü belgeledik.” ifadesine yer verildi.
Açıklamada, 28’i çocuk, 4’ü kadın olmak üzere 57 kişinin yaşamını yitirdiği; 47’si çocuk ve 8’i kadın olmak üzere 111’nin yaralandığı aktarıldı.
Mayın patlamalarından en fazla zarar gören ilin ülkenin batısındaki Hudeyde olduğu (69 ölü ve yaralı), ikinci sırada güneybatıdaki Taiz’in yer aldığı (26 ölü ve yaralı) kaydedilen açıklamada, diğer olayların da kuzeybatıdaki Hacce, orta kesimde yer alan El-Beyda ve Marib, kuzeydeki Sada ve Cevf, güneybatıda Lahec ile başkent Sana’nın doğusundaki Nihm ilçelerinde yaşandığı belirtildi.
Ülkedeki kapalı yolların açılması sorunu
Ateşkesin üzerinden aylar geçmesine rağmen Husilerin Taiz vilayetine uyguladığı ablukanın kalkmasına dair bir gelişme olmadı.
Ürdün’ün başkenti Amman’da Yemen hükümeti ile Husiler arasında başta Taiz olmak üzere ülkede ulaşıma kapalı yolların açılması konusunda müzakereler yapılmasına rağmen hayati öneme sahip bu meselenin aksadığı görülüyor.
BM Yemen Özel Temsilcisi Grundberg, Taiz ve diğer illerdeki kapalı yolların açılması için birden fazla öneri sundu; bu öneriler hükümet tarafından kabul edildi.
Grundberg, 11 Temmuz’da BM Güvenlik Konseyine verdiği bir brifingde, Özel Temsilcilik tarafından Taiz’e giden yolların aşamalı şekilde açılmasına ilişkin sunulan öneriyle ilgili taraflarla görüşmeler yaptığını, ancak Husilerin bu öneriyi reddettiğini belirtti.
Yemen hükümeti, Taiz ve diğer illerde yolların açılması için Husilere uluslararası baskı yapılması için uluslararası topluma ve BM’ye defalarca çağrıda bulundu.
Hükümet ateşkes süresinde Taiz ile Hudeyde arasındaki bir ana yolun tek taraflı olarak açıldığını duyurdu.
Buna ek olarak hükümet, Muha ile Taiz’i birbirine bağlayan yol ile Dali ile kuzey illerini bağlayan bir yolun da açıldığını belirtti.