ABD’nin ilk kadın başkan yardımcısı olan Kamala Harris’in, “Joe Biden yönetimince kenara itildiği ve yönetimde işlevsiz kaldığı” iddiaları son günlerde Amerikan kamuoyunda tartışılırken, Harris’in görevdeki 10 ayında dikkat çekici bir başarısının olmadığı yaklaşımı öne çıkıyor.
Hindistan kökenli bir anne ve Jamaika kökenli bir babanın kızı olan Harris, California Başsavcılığı ve California Senatörlüğü yaptığı dönemlerde güçlü bir figür ve aktivist olarak öne çıkıyordu.
Harris, 2020 başkanlık seçimleri Demokrat kanattan başkan aday adaylığı yarışına girdiğinde de rakipleriyle kıyasıya mücadele eden, canlı yayın tartışmalarında öne çıkan bir isim haline gelmişti.
Marttaki ön seçimlerin ardından başkanlık yarışından çekilen Harris, Ağustos 2020’de ABD Başkan Adayı Biden’ın başkan yardımcısı adayı olarak siyaset sahnesine çıktı.
Harris, 20 Ocak 2021’de “ilk kadın başkan yardımcısı”, “ilk siyahi başkan yardımcısı” ve “ilk Asya kökenli başkan yardımcısı” olmuştu.
Birçok kişi Harris’in Biden yönetiminde ön plana çıkacağını savunuyordu, hatta birçok komplo teorisyenine göre Harris, Biden’ı devirip başkan olacaktı.
CNN’de yayımlanan makale tartışmaları alevlendirdi
Ancak aradan geçen 10 ayda Harris’in öne çıktığı bir politikası ya da adından söz ettirdiği bir hamlesi olmadı.
Birçok uzman, bunu Amerikan tarihindeki başkan yardımcılarının hiçbir zaman başkanı gölgede bırakacak bir hamlede bulunmamasına bağlarken, bazı uzmanlar da Harris’in kendi seçmeni ve ekibi içinde “hayal kırıklığı” yarattığı görüşünü paylaştı.
En son geçen hafta sonu CNN’de yayımlanan bir makalede, Harris’in “işlevsiz kaldığı, herhangi bir politika odağı olmadığı ve en önemlisi Biden yönetimi tarafından kenara itildiği” iddia edildi.
Beyaz Saray ise Harris’i “cesaretli bir lider” olarak nitelendirdi ve söz konusu haberin “dedikodudan” öteye geçmediğini belirtti.
Başkan yardımcılığında 1. yılı dolmak üzere olan Harris, bugüne kadar hangi görevleri üstlendi?
Harris’e bugüne kadar Biden yönetiminde verilen en büyük görevlerden biri, Mart 2021’de Meksika sınırında yaşanan göçmen krizi oldu.
Biden’ın başkan olmasının ardından Meksika sınırına son yılların en büyük göç dalgası başladı ve Biden, bu sorunla mücadele için Harris’i görevlendirdiğini duyurdu.
Ancak Harris’in haziran sonuna kadar sınır bölgesine hiç gitmemesi, ABD’de sıkça eleştirilen konulardan biri oldu.
Harris, haziran başında Meksika ve Guatemala’ya giderek bu ülkelerin liderleriyle göçmenliğin temel sebepleri konusunda istişarelerde bulundu. Harris’in burada göçmenlere verdiği “ABD’ye gelmeyin” mesajı ise uzun süre konuşulan konulardan biri oldu.
Amerikan kamuoyu, Harris’in göçmenlik konusunda sergilediği performansı beğenmedi ve Demokrat basından bile büyük tepkiler geldi. Öte yandan aktivist yanıyla bilinen Harris’in bu konuda gösterdiği performans da beklentilerin çok gerisinde kaldı.
Harris’in ikinci yurt dışı ziyaretindeki Afganistan tutumu
Harris, ikinci yurt dışı ziyaretini ağustosta Güneydoğu Asya ülkeleri Vietnam ve Singapur’a yaptı. Harris, “Vietnam’ı ziyaret eden ilk ABD Başkan Yardımcısı olma unvanını” elde etti.
Harris’in bu ziyaretinde Afganistan’dan sancılı çekilme süreci başladı. Harris’e ziyaretinde bir muhabir, Afgan mültecilerin yaşadığı trajediyi sorduktan sonra Harris’in kahkahalara boğulması ise ABD’de ve tüm dünyada sert tepki çekti.
Afganistan’dan çekilme sürecinde Biden yönetimi topa tutulurken, Harris’in bu konuya karışmaması ve sonunda böyle bir durumda kameralara yansıması da olumsuzluk olarak görüldü.
Nitekim Afganistan’dan çekilme sürecinin sonunda Harris’e olan halk desteği de tıpkı Biden’ınki gibi sert düşüşe geçti.
Harris’in uluslararası alanda son boy gösterdiği alan, geçen hafta Paris’e düzenlediği ziyaret oldu. Beyaz Saray, Harris’in bu ziyaretini “ABD’nin dünya sahnesindeki varlığının bir kanıtı” olarak nitelendirse de Harris burada da ciddi bir varlık gösteremedi.
Harris’in görev tanımı belirsiz mi?
CNN’in söz konusu haberinin ardından Beyaz Saray Sözcüsü Jen Psaki, 15 Kasım Pazartesi yaptığı açıklamada, Harris’in Kongre’den geçen altyapı paketinde, şu anda tartışılan oy hakları kanunlarında ve Biden’ın birçok politikasında önemli bir rolü olduğunu söyledi.
Ancak şu ana kadar Harris ya da ofisi ortaya bu konularda net bir politika ya da duruş ortaya koymadı.
Harris’in iddialı girişi bir eksi mi oldu?
ABD tarihine bakıldığında aslında birçok kez başkan yardımcılarının hep başkanın bir adım gerisinde kaldığı görünüyor. Bu durumun belki de en büyük istisnası George W. Bush’un Başkan Yardımcısı Dick Cheney olmuştu. Özellikle 11 Eylül sonrası dönemde Cheney, ABD siyasetinde ön planda olan bir figür olmuştu.
Harris’in şu anda arka planda kalmasının bu kadar tartışılmasının belki de en büyük nedeni, Harris’in başkan yardımcılığı öncesi beklentileri artırması oldu.
“Güçlü kadın siyasetçi” rolünde tanınan Harris’in bir anda Biden’ın arka planında kalması ve sessiz sedasız bir hale bürünmesi kamuoyunun daha çok dikkatini çekti ve okları üzerine çevirdi.
Birçok ilki başaran Harris’in özellikle göçmenlik gibi hassas konularda elinin zayıf kalması da kamuoyundan tepki çekti.