Yunanistan Lavrion Kampı’nda sabotaj eğitimi aldığı ve terör örgütü PKK’nın talimatıyla büyükşehirlerde silahlı ve bombalı eylem hazırlığında olduğu iddiasıyla yakalanan Hüsamettin Tanrıkulu hakkında “terör örgütü üyesi olmak” suçundan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Yunanistan’da terör örgütü PKK/KCK’nın faaliyetlerinde kullanılan Lavrion Kampı’ndan Türkiye’ye illegal yollardan eylem amaçlı gönderildikten sonra yakalanan örgüt mensubuyla gerçekleştirilen ön mülakatta, örgütün İstanbul’da bulunan köprülere yönelik eylem arayışı içinde bulunduğu ancak eylem yapmanın imkansız olduğunun düşünüldüğü belirtildi.
AK Parti milletvekilleri, AK Parti’li kişiler, AK Parti ilçe binaları ile mahalle bekçilerinin terör örgütünün öncelikli eylem hedefinde olduğu, bu tarz eylemlerde talimat beklemeden inisiyatifin eylemi yapacak örgüt mensuplarında bulunduğunu aktaran örgüt mensubunun, eşkalini verdiği kişinin kendisinden önce eylem amaçlı Türkiye’ye geçtiği ve bu şahsın İstanbul’da olabileceğini söyledi.
İddianamede, bu kişilerden birinin “Delil” kod adlı Hüsamettin Tanrıkulu olabileceğinin değerlendirildiği ve Tanrıkulu hakkında terör örgütü PKK/KCK adına Türkiye’de silahlı, bombalı, dron ile sansasyonel nitelikte eylem gerçekleştirebileceği şeklinde istihbari bilginin bulunduğu anlatıldı.
“Babası HDP eş başkanlarını sorumlu tuttu”
Tanrıkulu’nun PKK’nın kırsal kadrolarına katılmak üzere Mart 2022 itibarıyla Diyarbakır’dan ayrıldığı tespitine yer verilen iddianamede, sanığın İstanbul’da ikamet eden bir akrabasının yanına iş bulma ve çalışmak maksadıyla gittiği anlatıldı.
İddianamede, Tanrıkulu’nun terör örgütüne katılımı için Diyarbakır Yenişehir HDP eski eş başkanı C.K. tarafından yönlendirildiği, Tanrıkulu’nun babasının da HDP Diyarbakır İl Başkanlığına giderek çocuğunun akıbetini araştırdığı belirtilerek, babanın oğlunun kaybolmasında HDP eski eş başkanları C.K. ve R.S’yi sorumlu tuttuğu ifade edildi.
Sanığın, “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılmasının istendiği iddianame, İstanbul 29. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.