Yunus Emre Enstitüsü (YEE) Güney Afrika Koordinatörü Gökhan Kahraman, 12 Haziran itibarıyla faaliyete geçen programın kaligrafi, ebru, çini ve seramik, ağaç oymacılığı ve Türk mozaik sanatı olmak üzere beş alt kurstan oluştuğunu belitti.
Kahraman, AA muhabirine yaptığı açıklamada, programa katılan kursiyerlerin büyük çoğunluğunun mühendis, akademisyen, gazeteci ve iş insanlarından oluştuğunu belirterek, “Böyle yüksek profilli katılımcı kitlesi sayesinde Türk sanatını Güney Afrika’da daha iyi tanıtma fırsatı buluyoruz. Bu katılımcılar da bu sayede Türkiye’yi Güney Afrika’ya tanıtıyorlar.”
Kursların kademe eğitimi şeklinde ilerlediğini belirten Kahraman, “Başarılı kursiyerler daha sonra açılacak orta ve ileri seviyede bu kurslara da katılabiliyorlar” dedi.
Kahraman, bu kursların ülkede Türkiye ile ilgili farkındalık oluşturduğuna dikkati çekerek, “Özellikle turistik ve kültürel keşif yapmak isteyen Güney Afrikalıları Türkiye’ye yönlendirdiğine bizzat şahit oluyoruz.” ifadesini kullandı.
Kursların şimdiden yoğun ilgi gördüğünü ifade eden Kahraman, “Son dönemde Güney Afrika’da Türk dizilerinin popüler hale gelmesiyle birlikte gerek Türk kültürüne, gerekse Türkçeye olan ilginin ciddi oranda arttığını görüyoruz.” diye konuştu.
Kahraman, ülkenin her yanından Türkçe kursları ile ilgili talep aldıklarını, çevrimiçi Türkçe kurslarına devam edileceğini ifade etti.
El sanatları ve Türkçe kurslarının yanı sıra geleneksel Türk okçuluğu programı da başlatmayı planladıklarını belirten Kahraman, bu amaçla Güney Afrikalı eğitmenin eğitildiğine de değindi.
Kahraman, yakında Türk yemekleri kurslarını Güney Afrikalılarla buluşturmak üzere çalışmalarını sürdürdüklerini kaydetti.
Enstitünün el sanatları eğitmeni Refik Çarıkçı da temel seviyede başlayan eğitimlerin gelecekte daha ileri seviyelerde sürdürüleceğini ifade etti.
Çarıkçı, 12 Haziran itibarıyla başlatılan Türk çini ve seramik sanatı kurslarını, gelecek dört haftada sırasıyla ağaç oymacılığı, Türk mozaik sanatı, kaligrafi ve ebru kurslarının takip edeceğini belirtti.
El sanatlarının yanında gezgin kimliğiyle de tanınan Çarıkçı, “Kursiyerlerimizin büyük çoğunluğu halihazırda sanat temeli olan insanlar. Tabii bizdeki sanat daha incelikli. Mesela ebru sanatını gördüklerinde suyun üzerinde nasıl böyle bir sanat yapılabilir diye şaşırıyorlar. Tekniğine hakim olduklarında kendileri de güzel eserler ortaya koyuyorlar.” ifadelerini kullandı.