Okulda öğrendiği Arapça ve İngilizce dışında, herhangi bir kurs ya da eğitimci desteği almadan kendi imkanlarıyla yabancı dil öğrenmeye karar veren 17 yaşındaki Dağcı, Fransızca, İtalyanca ve İspanyolca, Almanca ve Rusça öğrendi.
Dağcı, özellikle salgın dönemini yeni diller öğrenmek için fırsata çevirirken, son 11 ayda Almanca ve Rusça dillerini birlikte öğrenerek iki dil daha konuşmaya başladı.
Çocukluktan itibaren yabancı kültürlere ilgisi olduğunu dile getiren Dağcı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, insanların Türkçe konuşmadan da anlaşabiliyor olduğunu fark ettiği küçük yaşlarında çok heyecanlandığını söyledi.
İclal Dağcı, yabancı dil merakının yaşı ilerledikçe kendisini farklı diller öğrenmeye götürdüğünün altını çizdi.
“11 yaşındayken kendi kendime Fransızca öğrenmeye başladım”
İngilizce ve Arapçayı ilkokulda öğrenmeye başladığını belirten Dağcı, “Daha sonra bir dili okulda öğrenince herkesle aynı dili öğrenmiş olduğumu fark ettim. Bu yüzden kendi başıma yeni bir dil öğrenmek istedim ve 11 yaşındayken kendi kendime Fransızca öğrenmeye başladım. Herhalde şu anda en iyi konuşabildiğim dil de Fransızca ve diğer dilleri öğrenme cesareti veren de Fransızca oldu.” dedi.
Dil öğrenirken bir şeyler izleyerek önce kendisini o dile maruz bıraktığını anlatan Dağcı, şu bilgileri verdi:
“Fransızcayı öğrenirken küçük yaşlarda olduğum için doğru yöntemler kullanamadım. Fakat daha sonra sistemli bir şekilde çalışmayı öğrendim ve elimden geldiğince bütün dilleri unutmamak için vakit ayırıyorum. Mesela Fransızca, benim daha çok akademik olarak ilgilendiğim bir dil, felsefe ve tarih metinlerini oradan okumaya gayret ediyorum. Dante’nin ‘İlahi Komedya’sını okuduktan sonra ise kitapla ilgili araştırmaları İtalyanca kaynaklardan yaptım bu süreçte İtalyan edebiyatına ayrı bir ilgim doğdu.”
“17 yaşındayım 8 dil biliyorum ve yurt dışına hiç çıkmadım”
Dağcı, Türkiye’de insanların genelde dillerle ilk olarak okulda tanıştığına değinerek, “Kendi başına dil öğrenmek imkansız bir şey değil. Evde interneti kullanarak dil öğrenmek gayet mümkün bir şey. Pek çok ülkede, birden fazla dil bilen insana çok rastlıyoruz. Ben 17 yaşındayım 8 dil biliyorum ve yurt dışına hiç çıkmadım.” ifadelerini kullandı.
Öğrendiği her dilin kişiliğinde yeni bir sayfa açtığını söyleyen Dağcı, “Çünkü bir dili öğrenmek sadece onun dersini çalışıp ezberlemek değil, aynı zamanda size yeni bir kültürün kapısını açıyor. Bu da insana bir bakış kazandırıyor ve ön yargıları kırıyor.” diye konuştu.
İclal Dağcı, salgın sürecini de dil öğrenmek için fırsat olarak değerlendirdiğine dikkati çekerek, “Karantina başladığında bunu değerlendirmem gerektiğini fark ettim. İki dili aynı anda öğrenebilir miyim diye kendimi zorlamak istedim açıkçası. Zor bir süreçti ama 11 ayda Almanca ve Rusça öğrenmiş olmaktan dolayı çok mutluyum. Özellikle Rus edebiyatına olan hayranlığım sayesinde dili kişiselleştirmek daha kolay oldu diyebilirim.” değerlendirmesinde bulundu.
İki yıldır YouTube ve Instagram platformlarını kullanarak içerikler ürettiğini de kaydeden Dağcı, “Üniversite eğitimi için öğrendiğim dilleri sağlamlaştırmak istiyorum. Akademik olarak daha çok kullanmayı düşündüğüm Fransızca ve İtalyancayı da geliştirmek istiyorum.” dedi.