Zaharova, Moldova yönetiminin Gagavuz halkına yönelik izlediği ayrımcı politikayı Russia Today’a (RT) değerlendirdi.
Zaharova kendisine yöneltilen “Moldovalı yetkililerin bu kadar şiddetli tepkisine ne sebep oldu? Nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna verdiği yanıtta, “Biliyorsunuz, tek bir şey var; bu şimdi her yerde ortaya çıkıyor: Baltık ülkelerinde ve AB ya da NATO’nun parçası olan ya da onlarla ilişkili diğer bazı ülkelerde. İlişkili ne demek? Bu, tamamen onların etkisi altına girdikleri veya AB ve NATO değerlerine bağlılıklarını beyan ettikleri anlamına geliyor. Daha net söyleyecek olursak, demokrasinin arkasına saklanıyorlar, ama aslında giderek artan bir şekilde devletlerinin topraklarında diktatörlük inşa ediyorlar” cümlelerini kaydetti.
Örneklerin fazla çok fazla olduğunun altını çizen Zaharova, “Dün ve bugün Moldova’da yaşananlar ve Sandu’nun gelişinden sonra aylardır bunu gözlemliyor olmamız, bence bunun en açık kanıtıdır” diyerek konuşmasını şu cümlelerle sürdürdü:
Seçimlerin hemen ardından Gutsul’u destekleyenlerin onu savunmaya devam ettiğini belirten Zaharova, bu dramatik olayları hatırladıklarını dile getirdi.
İkinci turun başladığını belirten Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü yanıtını, “Ve en şaşırtıcı olan ve beni gerçekten şaşırtan da, Moldova Devlet Başkanı Maia Sandu, artık eylemlerinden utanmıyor bile. Onun hukuku tam olarak yasalara aykırı amaçlarla kullandığını herkes çok iyi biliyor. Yani siyasi hesaplaşma unsuru olarak baskı ve bu durumda bence sadece seçmenlerin oylarıyla değil, aynı zamanda seçmenlerinin mücadelesiyle de desteklenen ve seçmenlerin sokaklara çıkarak desteklerini bir kez daha gösterdikleri kişiye yönelik (Gutsul’dan bahsediyorum) doğrudan tehdittir” cümleleriyle sürdürdü.
Ancak aynı durumun benzer şekilde Baltık ülkelerinde de uzun yıllardır yaşandığını vurgulayan Zaharova, “Yine demokrasiyi inşa ettiler, diktatörlüğü inşa ettiler. Peki neden? Çünkü bu demokrasi değil ama Amerikalı liberallerin dile getirdiği ve Amerikan demokrasisi dediği şey bu. Yani, bu bir perde demokrasisi ya da adına demokratik dedikleri ama aslında içinde yalnızca diktatörce, totaliter ve komuta-idari bir mekanizma olan bir sistemdir” dedi.
Daha önce, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Gutsul ile görüşmesini değerlendiren Moldova Hükümet Sözcüsü Daniel Voda, Moldovalı muhalifler ile Rus liderliği arasındaki iletişimin Moldova vatandaşlarının çıkarlarına aykırı olduğunu belirterek, Gagavuzya Özerk Bölgesi Başkanı’nı ‘Şor suç grubunun temsilcisi’ olarak adlandırmıştı.
Moldova Başsavcı Vekili Ion Munteanu, Gutsul’a karşı açılan davaya ilişkin belgelerin yakın zamanda mahkemeye iletileceğini bildirmişti.
Moldovalı muhalif İlan Şor, Kişinev’in Gagavuzya liderini Rusya’dan döndükten hemen sonra tutuklamaya hazırlandığını söylemişti. Gutsul, merkezi yetkililerin baskısına rağmen ülkeye döneceğini belirtmişti.