Ukrayna Devlet Başkanlığı Ofisinden yapılan yazılı açıklamaya göre, Zelenskiy, Almanya’da düzenlenen 60’ıncı Münih Güvenlik Konferansı’nda (MSC 2024) bir konuşma yaptı.
Ukrayna birliklerinin Donetsk bölgesindeki Avdiyivka kentinden çekilme kararının mantıklı ve adil olduğunu, çünkü bunun gerekli silah gelene kadar Ukraynalıların hayatlarını koruduğunu aktaran Zelenskiy, “İnsanlarımızı, askerlerimizi koruyoruz, çünkü savunmanın anlamı budur.” ifadesini kullandı.
Zelenskiy, Avdiyivka’daki Ukraynalı birliklerin kuşatılmamak için diğer sınırlara çekildiğini hatırlatarak, “Bu, insanların kilometrelerce çekildiği ve Rusya’nın bir şey ele geçirdiği anlamına gelmiyor. (Rusya) Hiçbir şey ele geçirmedi. Rusya 2 yıllık savaşta doğuda bir şeyler yapmaya çalıştı. Onlar, birkaç köy ve kasabayı yok etti, ama her şeyden daha çok onlar hayatımızı yok etti.” değerlendirmesini yaptı.
Zelenskiy, ellerindeki silahların yeterli olmadığına işaret ederek, “Uygun silahları bekleyeceğiz. Uzun menzilli silahlar yok. Rusya’da var ama bizde çok az. Bütün gerçek bu. Bu nedenle bugün ana silahımız askerlerimiz, insanlarımız ve ortaklarımızın desteğine güveniyoruz.” dedi.
Ukrayna’nın topçu ve uzun menzilli silahlara ihtiyacı olduğunu aktaran Zelenskiy, bu konuda ortaklarından destek beklediklerini bildirdi.
Rusya’ya karşı havada avantaj elde ettiklerini ileri süren Zelenskiy, hava savunma sistemleri tedarikinin Ukraynalı askerlerin ilerlemesine yardımcı olacağını savundu.
Zelenskiy, “Ortaklarımıza minnettarız. Patirot, IRIS-T, NASAMS hava savunma sistemlerini almaya başladık. Ama hızlı bir şekilde ilerlemek için bunlar yeterli değil. Çözüm çok basit, hava savunma sistemlerimizin yerleştirildiği yerlere insanlar geri dönüyor, şehrin ekonomisini yükseltiyor.” diye konuştu.
Ukrayna’nın NATO’ya üyelik sürecine de değinen Zelenskiy, “Hedefimiz NATO’ya üye olmak. Bunu hak ettiğimize inanıyorum. Ukrayna’yı İttifaka yakınlaştırmak için elimizden gelen her şeyi yapacağız.” değerlendirmesinde bulundu.
Zelenskiy, Ukrayna’nın NATO’ya katılması davetinin müttefik bir karar olduğunu ve henüz tüm liderlerin bunu desteklemediğini, dolayısıyla bu yöndeki çabaların devam edeceğini aktardı.