Zümrüt Apartmanı’nın 2004’te çökmesi sonucu 92 kişinin yaşamını yitirdiği olayda, Savaş Oğuzalp’ın eşi Safiye, çocukları Abid Selman (15), Abdullah Yusuf (12) ve Hatice Sümeyra (20) ile kayınvalidesi Hatice Ersan ve eşinin yeğeni Selman Turan (12) hayatını kaybetti.
Oğlu Muhammet Furkan ile enkazdan sağ kurtulan Oğuzalp, yaşamına devam ettiği Kulu ilçesinde özel muayenehanesinde sağlık hizmeti veriyor.
Oğuzalp, ailesini kaybetmesine karşın metanetli ve sabırlı yaşamıyla çevresine örnek oluyor.
Facia akşam yemeğinde yakaladı
Oğuzalp, AA muhabirine, yaşadığı dramı bugüne kadar paylaşmak istemediğini söyledi.
Facianın üzerinden 18 yıl geçmesine rağmen hala acısının taze olduğunu anlatan Oğuzalp, şöyle konuştu:
“Akşam yemek masasında sohbet ediyorduk. Düşüncemiz yatsı namazından sonra da binadaki geri kalanıyla bayramlaşmaktı. Eşim yatsı namazını kılmak için mutfaktan çıkmıştı. O an Rabbimiz, hadiseyi adeta perdeledi, hatırımızda yok yani. Enkaz altında 15 dakika kaldığımı zannediyorum. Beton üzerimde. Herhalde ‘zelzele oldu’ dedim. Çok korkmamız, strese girmemiz lazımdı ama Allah yardım etti. Evde benle beraber kayınvalidem, eşim ve 4 çocuk vardı. Uyandığımda oğlum Muhammed Furkan, ‘baba ayaklarımı hissetmiyorum’ dedi. Enkaz altında oğluma, ‘evladım, belki bu son anlarımız, tövbe istiğfarda bulunalım. Bina yıkıldıysa herkes kendi derdine bakmak durumundadır.’ dedim. Tekbir getirmeye başladık. Dışarıda da uğultu şeklinde gürültü var. ‘Susun, ses geliyor’ dediler. Aşağı ışık indirdiler. Sonra bana ulaştılar ve çıkardılar. ‘Oğlumun beline dikkat edin, ayaklarını hissetmediğini söyledi’ dedim. Hastanenin aciline sevk ettiler. Ayağımda tarak kemiğinde kırık vardı. Basit bir şeyin dışında başka hiçbir sıkıntım yoktu. Evladımda ise hasar vardı, 6 ay tedavi gördü.”
“Kolon kesildiğini düşünüyoruz”
Oğuzalp, faciada 92 kişin vefat ettiğini, 30 kişinin yaralandığını anımsatarak, “Kayınvalidem, eşim ve 3 evladım ile hanımın yeğenini kaybettim. Yapı kontrol meselesinde gevşek davranılıyor. Temele, betona ve demire dikkat edilmiyor. Aşağıda mağaza vardı. Kolon kesme durumu olduğunu düşünüyoruz. Öncesinde Konya’da deprem oldu, bina sallandı ama o zaman yıkılabilirdi. Toz-kum haline gelmiş. Beton da kumu da kaliteli değildi.” diye konuştu.
Oğuzalp, elim hadisenin üzerinden onca zaman geçmesine rağmen metanetli olduğunu ve Allah’ın yardımıyla zorlanmadığını vurguladı.
Yaşadıklarını kitaplaştıracağını da kaydeden Oğuzalp, “Cesaretimiz, metanetimiz ve sabrımız kendimizden değil Allah’tan nimet olarak verilmiş.” ifadelerini kullandı.